- Orta
isim Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer"Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler." - Y. K. Karaosmanoğlu
- sigorta
isim Bir şeyin veya bir kimsenin herhangi bir yönden ileride karşılaşabileceği zararı gidermek için önceden ödenen prim karşılığında bu işle uğraşan kuruluşla yapılan iki taraflı bağlantı sözleşmesi"İsveç'te çok sağlam bir sigorta sistemi var." - H. Taner
- erimek
nsz Katı cisim sıvı içine karışarak sıvı durumuna geçmek"Şeker suda erir."
- yapışmak
nsz Yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak"Zarfın iyice yapışıp yapışmadığına o kadar dikkat etti ki..." - S. F. Abasıyanık
- eritmek
-i Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak"Fazla yağlarını eritmek için karısı ile yürüyüşe çıkan fabrikatör..." - H. Taner
- fitil
isim Lambada, kandilde ve mumda yağın, çakmakta benzinin yanmasını sağlayan, türlü biçimlerde bükülmüş veya dokunmuş pamuktan yapılan genellikle yağ çekici madde"Lambanın fitili biraz daha açılmış." - Y. Z. Ortaç
- fünye
isim Barut vb. patlayıcı maddeleri ateşlemek için kullanılan kapsül
- eriyip birbiriyle kaynaşmak
- fitil koymak
- havai fişek fitili
- sigorta, tapa,
- korunç
- orta takmak
- patlayıcı maddenin patlama cihazı
