- sis
isim, coğrafya Atmosferin alt tabakalarındaki küçük su taneleri veya buhardan oluşan bulutların çok alçalarak yeryüzüne kadar inmesiyle oluşan duman"Kalküta'yı süt mavisi bir akşam sisi kaplıyor." - R. H. Karay
- duman
isim Bir maddenin yanması ile çıkan ve içinde katı zerrelerle buğu bulunan değişik renklerde gaz"Emin ol ki her sigara yakışta / Daha duman tüter tütmez ordayım" - B. S. Erdoğan
- buğu
isim Su buharı"Döşeme, suyun cızırtılarla soğuttuğu ağır bir taş gibi buğu içindeydi." - Y. N. Nayır
- karartmak
-i Rengini karaya çevirmek, esmerleştirmek, siyahlaştırmak"Güneş tenini karartmış."
- donuklaşmak
nsz Donuk duruma gelmek"Sonra birdenbire donuklaşarak müdüre sordu." - T. Buğra
- bulanıklık
isim Bulanık olma durumu"Bakışlarına çoktan bir ihtiyar sarhoş gözlerinin bulanıklığı gelmişti." - Y. K. Karaosmanoğlu
- pus
isim Görüş uzaklığını çok azaltmayan bir tür hafif sis"Ortalığa ilk pus düşer düşmez dönüş saatini sezmiş gibi köy yönüne geçti ve bekledi." - A. Sayar
- donukluk
isim Donuk olma durumu"Bu donukluktan ilk sıyrılan Cemal oldu." - E. Şafak
- bunaklık
isim Bunak olma durumu"Bende bunaklık daha başlamadı, bunaklık veya sapıklık..." - R. H. Karay
- sislenmek
nsz Sisle kaplanmak, sise bürünmek, bulanmak
- sis, çen, sislemek, sislenmek,
- sisle dolmak
- sisle kaplamak