- fark
isim Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, ayrım, nüans"Emanete ihanet etmek veya etmemekle insan öteki mahlukattan ayrılır veya onlardan farkı kalmaz." - İ. Özel
- zıt
sıfat Karşıt, ters"Sizin kadar zıt mizaçlı ikizler görülmemiştir herhâlde." - E. Şafak
- uyuşmazlık
isim Uyuşmama durumu"Zamanı ve ortamı ile uyuşmazlığı buradan geliyordu." - H. Taner
- ayrılık
isim Ayrı olma durumu
- muhalif
isim Bir tutuma, bir görüşe, bir davranışa karşı olan, aykırı olan kimse"Muhaliflerin, Mecliste ordu aleyhine açtıkları cereyan devam ediyordu." - Atatürk
- zıtlık
isim Karşıtlık
- farklılık
isim Farklı olma durumu, ayrımlılık, başkalık"Evvelkilerle bu son görüşümüz arasındaki farklılıkları ölçüyorum." - Y. K. Beyatlı
- ihtilâf
Kur’an-ı Kerim, Ayrılık, anlaşmazlık, aykırılık, uyuşmazlık.
- çelişme
isim Çelişmek durumu, tenakuz
- uyumsuzluk
isim Uyumsuz olma durumu, ahenksizlik, imtizaçsızlık"Bu durumun gerçeklerle uyumsuzluğu ona acı geliyor." - A. Kutlu
- çelişki
isim Söylenilen sözlerin, yapılan davranışların birbirini tutmaması, tenakuz, paradoks"Çelişkileri salt geleneklerin, törenin, eğitimin bir sonucu saymışızdır." - A. Ağaoğlu
- başkalık. discrepant farklı
- fark, ayrılık, uyumsuzluk, çelişki
- farklılık ayrılık
- muhalif.