- ihtiyaç
isim Gereksinim"Ama unutmayalım ki tecessüslerimize yön veren ihtiyaçlarımızdır." - C. Meriç
- talep
isim Bir kimseden bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme, dileme, istem
- dava
isim, hukuk Korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurma
- emretmek
-i, -e Buyurmak, emir vermek"Bunu böyle istiyorum ve böyle emrediyorum." - A. Gündüz
- talep etmek
istemek, istekte bulunmak
- istek
isim Bir şeye duyulan eğilim, arzu, şevk"Yanıma yaklaşan gölge, o eski şarkıyı gerçek bir istekle tekrarlıyordu." - Ç. Altan
- istemek
-i İstek duymak, arzulamak"İçeri girmekten korkarak bahçedeki demir kanepeye oturmak istedi." - P. Safa
- arzu etmek
yürekten istemek"Zaten insanın en büyük hususiyeti, içinde bulunduğu hâlden kurtulma arzusudur." - A. M. Dranas
- gerektirmek
-i Gerekli kılmak, icap ettirmek, istilzam etmek
- gereksinim
isim Eksikliği duyulan şey, ihtiyaç
- muhtaç olmak
gereksinim duymak"Bunu işitmeye ne kadar muhtaçmış!" - A. Ağaoğlu
- istek duymak
bir şeye karşı eğilim duymak, arzulamak"Yanıma yaklaşan gölge, o eski şarkıyı gerçek bir istekle tekrarlıyordu." - Ç. Altan
- sormak
-i, -e, -den Birine soru yönelterek herhangi bir konuda bilgi istemek, sual etmek"Hastanenin nöbetçi doktoru yok mu? diye soruyorum." - R. N. Güntekin
- icbar etmek
birine istemediği bir işi zorla yaptırmak, zorlamak, zorunda bırakmak
- rağbet
isim İstek, arzu, ilgi
- dilek
isim Bir kimsenin dilediği şey, istek, talep, temenni, rica, murat"Denizciler, koro hâlinde iyi dileklerini tekrarladılar." - Halikarnas Balıkçısı
- istem
isim Bir kimseden bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme, talep, arzu
- ısrar etmek
bir konuda, bir düşüncede sürekli direnmek, ayak diremek"Ben hiçbir yerde yemeğe bu kadar ısrar görmedim." - F. Otyam
- icap
isim Gerek, gereklik, ister, lüzum"Buna, bittabi icabı gibi cevap verildi." - Atatürk
- büyük rağbet gören
- istek, talep, rağbet, istemek, talep etmek, gerektirmek
- istenilince
- mahkemeye celbetmek
- zorla istemek
- çok aranan