- eğri
sıfat Doğru veya düz olmayan, bir noktasında yön değiştiren, çarpık, münhani, doğru karşıtı"Eğri bir yol."
- eğri büğrü
sıfat Yer yer eğrilmiş ve bükülmüş olan, çarpık çurpuk"Eğri büğrü sokaklarda kaybolduğumu sandığım bir dakikada birdenbire güzel bir meydana çıkıverdim." - R. N. Güntekin
- yalancı
isim Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse
- kancalı
sıfat Kancası olan
- hileli
sıfat Hilesi olan, içine hile karışmış, hile ile yapılmış"Verdiği sözü tutar, itibarı yerinde / Ne kibar tavrı vardır hileli işlerinde!" - E. B. Koryürek
- yamuk
sıfat Bir yana doğru eğik olan
- namussuz
sıfat Ahlak kurallarına uygun davranmayan, ahlak kurallarını çiğneyen"Namussuzun üstüne çullanıvermişler. Bir, iki derken makinesini paralamışlar, kendisini de sanırsam." - N. Hikmet
- çarpık
sıfat Düzgünlüğünü yitirerek eğrilmiş, doğru karşıtı"İyice kararmış çarpık bir tahta kapı aralık duruyordu." - Ç. Altan
- dolandırıcı
isim Birini aldatarak mal veya parasını alan kimse, ayyar, tokatçı"Tükürük müfettişi meğer meşhur bir dolandırıcı imiş." - B. Felek
- haysiyetsiz
sıfat Değeri, saygınlığı olmayan
- hilekâr
sıfat Hileci"Münafık, hilekâr, mürai bir adam olarak şöhret almışsınız." - E. E. Talu
- dalavereli
- kanuna karşı
- eğri, yamuk, namussuz
- sahtekar. crooked dealings namussuzca yapılan işler.
