- ters
sıfat Gerekli olan duruma karşıt, zıt
- ters
isim Hayvan pisliği
- karşı
isim Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi"Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor." - H. E. Adıvar
- aykırı
sıfat Alışılmışa, doğru olarak kabul edilmişe uygun olmayan, karşıt, ters, mugayir, muhalif"Gene de anlamın ne olduğunu çepeçevre bilmiyoruz dersem gerçeğe aykırı bir şey demiş olmam." - N. Uygur
- aksi
sıfat Ters, zıt, karşıt, olumsuz, menfi"Salıncağın ipini sallandığı istikametin aksine çekti." - O. C. Kaygılı
- karşıt
sıfat Nitelik ve durumları birbirine büsbütün aykırı olan, zıt, kontrast
- zıt
sıfat Karşıt, ters"Sizin kadar zıt mizaçlı ikizler görülmemiştir herhâlde." - E. Şafak
- nahoş
sıfat Hoş olmayan, hoşa gitmeyen, kötü, çirkin"Öteden beri denemişimdir, bu, daima bana bir nahoş vaka haber verir." - B. Felek
- inatçı
sıfat Ayak direyen, inat eden, anut, muannit, direngen"Akşam ezanı sokaktaki çocukların inatçı, oyunbozan çığlıklarını bastırıyor." - İ. Aral
- bilâkis
İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük, Tersine olarak, tam tersine, tersine, aksine.
- muhalif
isim Bir tutuma, bir görüşe, bir davranışa karşı olan, aykırı olan kimse"Muhaliflerin, Mecliste ordu aleyhine açtıkları cereyan devam ediyordu." - Atatürk
- çelişik
sıfat Çelişkili"Çelişik bir söz."
- aksi istikamette olan
- aksi ters
- dik başlı
- karşıt, aksi, zıt, tamamen farklı, karşı, aykırı, ters, huysuz, inatçı, kafasının dikine giden, zıt, karşıt olan şey
- mütenake
- ters zıt karşıt
- zlt