- toprak
isim Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü"Kireçli toprak. Killi toprak."
- koruma
isim Korumak işi"Bütün oba sevdalıları korumanın sevinci, övüncü içindeydi." - Y. Kemal
- himaye
isim Koruma, gözetme, esirgeme, koruyuculuk, gözetim"Henüz ana himayesine ne kadar muhtaç olduğunu görüyorum." - Y. Z. Ortaç
- muhafaza
isim Koruma, saklama, korunum"Zamanımızda kıymetli şeylerin muhafazası güçleşti." - B. Felek
- bekçi
isim Bir şeyi veya bir yeri bekleyip korumakla görevli kimse"Han bekçisi, saçağın altındaki döşeğinde hâlâ uyumaktaydı." - İ. O. Anar
- konservasyon
Sanat, Bir yapının veya eserin mevcut bulunduğu yıpranma düzeyinde korunması için yapılan müdahaledir.
- korunma
isim Korunmak işi"Ekinlerinizin korunması için de gereken tedbirleri alınız." - N. F. Kısakürek
- koruyuculuk
isim Korumacı olma durumu, kollayıcılık, himaye
- sakınım
isim Herhangi bir tehlikeye karşı alınan önlem, ihtiyat, tedbir
- koruma muhafaza
- koruma, idareli kullanma