- geniş
sıfat Eni çok olan, enli, vâsi"Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu." - P. Safa
- bol
sıfat İçine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı"Bol zamanıma yetişti de ben onu böyle şımarık büyüttüm." - P. Safa
- bol
isim Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki
- rahat
isim İnsanda üzüntü, sıkıntı, tedirginlik olmama durumu, huzur
- ferah
isim Kalp, gönül, iç vb.nin sıkıntısız, tasasız olma durumu"Bugün başım ne kadar dinç, gönlüm ne kadar ferah." - O. C. Kaygılı
- kullanışlı
sıfat Rahatça kullanılabilen, ergonomik"Havaalanı vardı ama kullanışlı değildi, iş olsun diye yapılmıştı, işlevsel değildi." - Ü. Dökmen
- ehven
sıfat Zararı az, en zararsız"Bütünlemeye kalmak, sınıfta kalmaktan ehvendir."
- ferah.
- geniş, ferah, kullanışlı, rahat