- oda
isim Evin veya herhangi bir yapının oturma, çalışma, yatma gibi işlere yarayan, banyo, salon, giriş vb. dışında kalan, bir veya birden fazla çıkışı olan bölmesi, göz"Her odanın ziyareti bir saat sürmüştü." - A. Haşim
- hücre
isim, anatomi, biyoloji İnce bir zar içindeki protoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımlarından en küçük birimi, göze
- bölme
isim Bölmek işi, ayırma, parçalama, taksim
- mahkeme
isim, hukuk Bir yargıçtan veya bazen savcı ve yargıçlardan oluşan bir kurulun, yargı görevini yerine getirdikleri yer, yargı yeri, yargıevi, mahkeme kapısı"Mahkemenin elinde bu iddiaları yalanlayacak bir belge yoktu." - T. Buğra
- yatak odası
isim Yatmak için kullanılan oda"Bütün o ağrılı, uzun gecelerimde yatak odasının kapısında dikilir, bana bakardı." - A. Ağaoğlu
- daire
isim Konut olarak kullanılan bir yapının bölümlerinden her biri, kat"Bu koskoca binanın, pasajın arka tarafında bir kısım daireleri ayrıca kiraya verilmiş." - H. F. Ozansoy
- boşluk
isim Oyuk, çukur, kapanmamış yer
- yasama meclisi
isim Parlamento
- komisyon
isim Alt kurul
- odacık
isim Küçük oda"Babadan kalma bu arsaya önce dört duvar örüp bir odacık yapıvermişti." - R. Enis
- büro
isim Çalışma odası, yazıhane"Mühendislik bürosu."
- fişek yatağı
- oda salon meclis
- oda vermek
- oda, meclis, oda, kamara, özel bir amaç için ayrılmış oda, kapalı bölüm, odacık, ilginç, düşündürücü, uğraştırıcı olma, jüri üyesine itiraz
- odaya kapatmak
- odaya koymak
- teşrii meclis
- özel oda