- ses
isim Kulağın duyabildiği titreşim, seda, ün"Şafağa doğru otomobil sesi duyuldu." - F. R. Atay
- celp
isim, askerlik Askerlik görevini yapmaya çağırma"Bu celpte yüz er geldi."
- çağrı
isim Birinin bir yere gelmesini isteme, davet"Kale burçlarında cenge çağrı davulları vuruldu." - N. Araz
- boru
isim Bir yerden başka bir yere sıvı, gaz vb. aktarmaya yarayan, içi boş, uçları açık, uzun ve dar silindir"Soba borusu kazanın içinden geçerdi." - N. Cumalı
- ziyaret
isim Birini görmeye, biriyle görüşmeye gitme, görüşme"Haftada iki gece ziyaretine giderdik." - H. F. Ozansoy
- telefon
isim Konuşmaları ileten ve yansıtan düzenek
- ad vermek
adlandırmak"Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor." - A. H. Tanpınar
- arama
isim Aramak işi, taharri"Ankara'ya döner dönmez iş aramayı düşünüyordum." - A. Ağaoğlu
- ilan etmek
bir durumu yayım yoluyla duyurmak"Afişte, ilanda yazılı vakit gelmemiş de olsa perde açılacak demekti." - T. Buğra
- ziyaret etmek
birini görmeye gitmek"Haftada iki gece ziyaretine giderdik." - H. F. Ozansoy
- çevirmek
-i Bir şeyin yönünü değiştirmek"Nefes nefese koşan anneme, başını çevirmeden cevap verdi." - Y. Z. Ortaç
- aramak
-i Birini veya bir şeyi bulmaya çalışmak"Dükkânın içinde gözleriyle bir şeyler aradı." - S. F. Abasıyanık
- yoklamak
-i Dokunarak incelemek"Hem kendimi hem etrafımda gördüğüm eşyayı elimle yokladım." - R. H. Karay
- uyandırmak
-i Uyanmasına yol açmak"Sanki yüzyıllık bir uykudan uyanan bekçi, yerinden doğrulup çevresine bakınca kendisini uyandıran kişiyi göremedi." - İ. O. Anar
- söylemek
-i Düşündüğünü veya bildiğini sözle anlatmak"Bu konak için de yine senelerden beri aynı şeyi söylerim." - R. N. Güntekin
- demek
nsz Söylemek, söz söylemek"Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar." - B. Felek
- isimlendirmek
-i Adlandırmak
- uğramak
-e Yola devam etmek üzere, bir yerde kısa bir süre kalmak"Karaya uğramak, her denizci gibi cinine gidiyordu." - Halikarnas Balıkçısı
- tuşlamak
-i Telefonun tuşlarına basmak
- cazibe
isim Çekicilik"Ruhani bir cazibe Turhan'ı türbeye çekti." - A. H. Müftüoğlu
- çekicilik
isim Çekici olma durumu, alım, albeni, alımlılık, cazibe, hava, gelgel
- feryat
isim Haykırış, çığlık"Bu, bir hayat kurtarma feryadıdır." - B. Felek
- bağırış
isim Bağırma işi"Arada sırada bağırışların arasında küfürler savruluyordu." - Halikarnas Balıkçısı
- davet etmek
çağırmak
- bağırmak
nsz İnsan yüksek ve gür ses çıkarmak"Yaşasın hürriyet diye bağırsa ismi tarihe geçecekti." - Ö. Seyfettin
- haykırmak
nsz Telaş, şikâyet vb. sebeplerle yüksek sesle bağırmak"Çocuk haykırarak ağlamaya başlamıştı." - A. Kulin
- çığlık
isim Acı, ince ve keskin ses, feryat, figan"Martıların çığlıkları arasında ayıklanmış yığınların çevresinde yeni çöp tepecikleri oluştu." - L. Tekin
- bağırma
isim Bağırmak işi"Beni durdurmak için bağırmaya başladı." - E. Şafak
- seslenmek
nsz Uzaktan bağırarak çağırmak, ünlemek"Aşağıda daimî akislerle seslenen gürültülü, derin yarlar tehlike hissini kalbimizden ayırmıyordu." - H. S. Tanrıöver
- seslenme
isim Seslenmek işi
- çağırmak
-i Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek"Etrafına bakındı fotoğrafçıları çağırmak için." - A. Kulin
- adlandırmak
-i Çağırmak veya anmak için bir canlıya, bir yere, bir şeye ad vermek, ad koymak, ad takmak, ad vermek, isimlendirmek, isim koymak, isim takmak, isim vermek, tesmiye etmek
- çağırma
isim Çağırmak işi"Daha doktor çağırmaya giden olmamış." - P. Safa
- öd
isim Safra (II)
- davet
isim Çağrı, çağırma
- haykırma
isim Haykırmak işi"Hâlsiz hâlsiz bağırdı, fazla haykırmaya nefesi yetmiyordu." - M. Yesari
- hitap etmek
seslenmek, ... -e karşı söylemek, söz yöneltmek
- sesleniş
isim Seslenme işi"Ağaçlar arasından sızan ikindi güneşi ve minarelerden ilahi sesleniş onları ayılttı." - A. Kabaklı
- telefon etmek
- kısa ziyaret
- telefonla aramak
- seslenmek, bağırmak, uğramak, aramak, çağırmak, farzetmek, varsaymak, demek, ...diye hitap etmek, ...adını vermek,
- askeri vazifeye çağırmak
- bağırarak ilgi çekmek
- boru sesi
- hak iddia etme
- isim vermek
- işbaşına çağırmak
- kapıdan uğrama
- lüzum ihtiyaç
- talep etme
- yüksek sesle okumak
- çağrıda bulunmak
- ötüş ötme