- düzen
isim Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem"Bilhassa toprak ve silah meselelerinin bir düzene konmasını, hem de tezelden istediler." - F. Otyam
- plan
isim Bir işin, bir eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzen"Turist akınını karşılamak için şimdiden bir plan yapmışlar." - H. Taner
- sıra
isim Yan yana, art arda olan şey veya kimselerin tümü, dizi"Şehir esnafı şekercisinden tutun da berberine kadar iki sıra durup kendisini alkışladılar." - S. F. Abasıyanık
- hazırlık
isim Hazırlanmak için gereken şey veya durumların bütünü"Hazırlıkların uzun zamandır devam ettiğinden, kimi ayrıntılardan öteden beri haberdardım." - E. Şafak
- tanzim
isim Sıraya koyma, sıralama
- tertip
isim Uygun bir sıraya, düzene koyma, sıralama
- ayarlama
isim Ayarlamak işi, kalibraj"Sarhoş serseri, bir eliyle boyuna rotayı ayarlamaya çalışıyordu." - Ç. Altan
- sıralama
isim Sıralamak işi"Rakamları sıralamaya ihtiyacın yoktur herhâlde." - N. F. Kısakürek
- demet
isim Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam"Çiçeklikten bir demet maydanoz yolup geldi, sofradaki barbunya pilakisinin üstüne doğradı." - İ. Aral
- anlaşma
isim Anlaşmak durumu"Konuşmadan başka anlaşma aracı yok mu?" - N. Uygur
- uzlaşma
isim Uzlaşmak durumu, uyuşma (II), uzlaşı, uzlaşım, mutabakat, konsensüs"Yoksa mutlu bir şansla bir uzlaşma olacak, bu da yumuşak bir tasfiyeye imkân bırakacak mıydı?" - T. Buğra
- düzenleme
isim Düzenlemek işi, tertip, organizasyon"En saçma görünen batıl inançlar dahi insanın bir duygusunu, bir davranışını düzenleme gayesini güder." - M. Kaplan
- aranjman
isim, müzik Düzenleme
- akit
isim, hukuk Sözleşme
- aranjör
isim, müzik Düzenleyici
- planlama
isim Planlamak işi
- hazırlık, düzen, anlaşma, uzlaşma, aranjman, düzenlenmiş şey