- uç
isim Genellikle uzun bir nesnenin incelerek biten son ve sivri noktası"Bu resmin iki gözü bir makasın ucu ile oyulmuştu." - A. Gündüz
- tepe
isim Bir şeyin en üstteki bölümü"Pencere önünde dimdik durmuş, kocaman ağaçların tepesine bakıyordunuz." - S. F. Abasıyanık
- doruk
isim Dağ, ağaç vb. yüksek şeylerin tepesi, en yüksek yeri, zirve, şahika"Dağ doruğu gibi yüce, pembemsi bir kaya yükseldi iskelemizde." - A. Erhat
- zirve
isim Doruk"Dağın zirvesi."
- apeks
Ağız ve Diş Sağlığı, Uç, tepe, zirve. Diş kökünün ucu.
- Uydu, Hareketli antenin dönerken çizdiği yayın en üst noktası.
- en yüksek nokta
- günerek
- açının tepesi
- güneş hareketinin hedef noktası.
- zirve tepe
- zirve, doruk, en yüksek çekit, tepe