- birlikte
zarf Bir arada, beraberce, hep beraber"Doğrandı mübarek vatanın bağrı sebepsiz / Birlikte bugün bulmalıyız derdine çare" - T. Fikret
- yanı sıra
zarf Birlikte"Dilekçelerin, yazışmaların yanı sıra, mahallî basında çıkan yazılar da bolca yer tutuyordu." - A. Kulin
- ileri
isim Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
- boyunca
zarf Boyu veya uzunluğu kadar"Zaten yol boyunca hem lezzetli hem de buzdolabına taş çıkartacak sulardan geçeceğiz." - N. F. Kısakürek
- yanında
zarf Bir şeye, bir kimseye göre, nispetle"Çektiğim acı yanında ölüm çok hafif kalır." - M. Yesari
- ileriye
- müddetince
- bordasında
- hep böyle
- anlaşmak. Go along. Haydi git. Siz gidiniz. along with ile beraber.
- bordasına. alongshore kıyı boyunca. along about esnasında
- ileri, ileriye, yanına, yanında, birlikte, burada/buraya, orada/oraya
- sularında. be along varmak
- vasıl olmak. all along öteden beri
