- küme
isim Birbirine benzer veya aynı cinsten olan şeylerin oluşturduğu bütün, takım, öbek, grup"Tarla kuşları Mustafa'nın sabanı altından yeni kurtulmuş olan kaba çığır üzerine kümeyle konarak buldukları tohumlara gaga çalmakta idiler." - N. Nâzım
- yığın
isim Bir şeyin yığılmasıyla oluşturulan küme, tepe"Ben de bu hudutsuz yığında bir kum tanesiyim." - N. F. Kısakürek
- toplama
isim Toplamak işi"Bu nurani adamın sözleri dağılan içimi toplamama yardım etti." - K. Bilbaşar
- birleştirme
isim Birleştirmek işi, kombinasyon"Sen yardımla menfaati birleştirmenin usulünü bulmuşsun." - M. Yesari
- kümelenme
isim Kümelenmek işi"Yağmur bulutları yine kümelenmeye başladı." - S. F. Abasıyanık
- toplama, birleştirme, toplanma, toplam olma