-
çürük para : isim Ayarı düşük on akçe, sağ para karşıtı
-
vişneçürüğü : isim Çürük vişne rengi
-
çürük boya : isim Doğal olmayan ve basit kimyasal yollarla elde edilen boya
-
çürük çarık : sıfat Sağlam olmayan, işe yaramaz"Ev bize dar geliyor, çürük çarık, akarı kokarı eksik değil." - N. Kurşunlu
-
çürük elma : isim Çürümüş elma
-
çürük gaz : isim, kimya Otomobil vb. taşıt araçlarının egzozundan çıkan yanmış gaz
-
çürük iş : isim Bozuk, kötü, işe yaramaz özellikleri olan durum veya iş
-
çürük raporu : isim Kişinin askerlik görevine elverişli olmadığını gösteren, askerî hastanelerce verilen rapor
-
çürük sakız : isim Tadı bozulmuş, çiğnenmez duruma gelmiş sakız
-
ipi çürük : sıfat Güvenilmez (kimse)
-
kırmızı çürük : isim, bitki bilimi Zararlı mantarların etkisi sonucu çam türü ağaçlardaki göbek odunun kırmızı kahverengi olması
-
çürük (veya çürüğe) çıkmak : birinin sağlam olmadığı anlaşılmak"Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu." - Ö. Seyfettin
-
çürük tahta çivi (veya mıh) tutmaz : "aslında yaramaz olan veya sonradan o duruma getirilen şeyi, ne kadar uğraşsanız da işe yarar duruma getiremezsiniz" anlamında kullanılan bir söz"Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu." - Ö. Seyfettin
-
çürük tahtaya basmak : tedbirsizlik edip sonu tehlikeli olabilecek bir işe girişmek"Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu." - Ö. Seyfettin
-
çürüğe çıkarmak : bir nesneyi işe yaramayacak durumda olmasından dolayı kullanmayı bırakmak"Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu." - Ö. Seyfettin