-
çek! (veya çek arabanı!) : "git buradan!" anlamında kullanılan bir söz"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
-
çekeceği olmak : başına sıkıntılı çok iş gelecek olmak"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
-
çekip almak : uzaklaştırmak, uğraşısına son vermek, koparmak"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
-
çekip çevirmek : hâle yola koymak, yönetmek"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
-
çekip gitmek : bırakıp gitmek, ayrılmak, savuşmak"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
-
çekip vurmak : bir anda karar verip silahla öldürmek"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin
-
çekiver kuyruğunu : "artık ondan hayır bekleme" anlamında kullanılan bir söz"Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı." - R. N. Güntekin