Bütün
anlamı sıfat 'Bütün' 1 kelime ve 5 harften oluşmaktadır.
- Parçalara bölünmemiş.
- sıfat Eksiksiz, tam"Size bütün bir kış için kuru ot temin edecek." - N. Hikmet
- Çok sayıdaki varlık ve nesnelerin hepsi"Bütün civar köylerde onu sevmeyen yoktu." - Y. K. Karaosmanoğlu
- Bozuk olmayan (para)"Bütün para."
- Parçalanmamış
- isim Birlik, tamlık"Şiirde bir bütünün lüzumuna inananlar bile mısralar arasında birtakım aralıklar kabul eder." - O. V. Kanık
Bütün ile ilgi cümleler (0)
"bütün" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de bütün -
dini bütün : sıfat, din b. (***) Dinine çok bağlı, inancı sağlam olan, dinin buyruklarını eksiksiz yerine getiren"Dini bütün gelin isterim ben." - A. Kulin
-
başı bütün : sıfat Eşi hayatta olan (kadın veya erkek)
-
bütün bütün : zarf Büsbütün, tamamıyla"Meydanda kimse kalmadı artık bütün bütün." - Y. K. Beyatlı
-
bütün bütüne : zarf Bütün olarak, tamamıyla"Gönlümü yararak bütün bütüne / Benzedim sararmış yaban gülüne" - F. N. Çamlıbel
-
bütün çıplaklığıyla : zarf Hiçbir şey saklamaksızın, olduğu gibi"Meseleyi bütün çıplaklığıyla anlattım." - M. Yesari
-
kuruluşlar bütünü : isim Kompleks