- kopya etmek
bir yazı, eser vb.nin aslına bakarak aynını veya benzerini oluşturmak"Edebiyatımız iptidai, resmimiz basit, felsefemiz kopya, okuma yazma bilmek bir irfan sayılıyor." - P. Safa
- kopyasını çıkarmak
kopya etmek"Edebiyatımız iptidai, resmimiz basit, felsefemiz kopya, okuma yazma bilmek bir irfan sayılıyor." - P. Safa
- taklit etmek
bir kimseye veya bir şeye benzemeye çalışmak"Her memleket başkalarının yeniliklerini taklit ile başladığı intizama kendisinin eskiliklerini tahkik ile nihayet verir." - A. H. Müftüoğlu
- çoğaltmak
-i Miktarını, sayısını, ölçüsünü artırmak, fazlalaştırmak, ziyadeleştirmek"Şüphe yok ki ölçüsüz bir para israfı bu borçları daha çoğaltacak, hiç azaltmayacaktı." - P. Safa
- tekrarlamak
-i Bir işi bir kez daha yapmak, yinelemek, tekrar etmek"Kar, çam ormanlarını kapladıkça tekrarlayıp durduğu mısraları, bir başkasıyla paylaşmak istemişti." - A. İlhan
- çoğalmak
nsz Azken çok olmak, çok duruma gelmek, artmak, fazlalaşmak, ziyadeleşmek"Ansızın aşağıda ayak sesleri, uğultular çoğaldı." - Y. Z. Ortaç
- hatırlamak
-i Anımsamak"O zaman annemin ölmüş olduğunu hatırlıyorum." - A. Ağaoğlu
- yavrulamak
nsz Hayvan, doğurmak
- üremek
nsz Canlı, doğup çoğalmak"Altı yedi ay içinde küçük sürü üredi." - Ö. Seyfettin
- türetmek
-i Oluşturmak, ortaya çıkarmak, yaratmak, meydana çıkarmak
- dogurmak
- kopyasını yapmak
- hatırlamak.
- aynını yetiştirmek
- suret çıkarmak
- tekrar meydana getirmek
- tekrar çıkarıp göstermek
- yeniden hâsıl etmek
- yeniden temsil etmek
- üremek, çoğalmak, yavrulamak, kopyasını çıkarmak, kopya etmek,