anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

Ayağının pabucunu başına giymek anlamı nedir? , Ayağının pabucunu başına giymek ne demek ?

Kelimeler > A ile başlayan kelimeler > ayağının pabucunu başına giymek nedir?

Ayağının pabucunu başına giymek
anlamı

'Ayağının pabucunu başına giymek' 4 kelime ve 28 harften oluşmaktadır.

ayağının pabucunu başına giymek foto galeri
  • nedir dengi olmayan bir kimseyle evlenmek
  • nedir değersiz bir kimseyi üstün bir yere geçirmek

Ayağının pabucunu başına giymek ile ilgi cümleler (0)

"ayağının pabucunu başına giymek" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de ayağının pabucunu başına giymek
  1. ayak açmak (veya vermek) : âşıklar arasındaki tartışmalarda veya sıralı söyleyişlerde söze başlamak amacıyla kelime, kelimeler takımı, dize, beyit ile konuyu belirtmek

  2. ayak almadık taş olmaz, başa gelmedik iş olmaz : "insan, yaşamı boyunca çeşitli engellerle ve güçlüklerle karşılaşır" anlamında kullanılan bir söz

  3. ayak almak : müzik ayak, çalınan çalgıya uymak

  4. ayak atmak : girmek

  5. ayak atmamak : bir yere hiç gitmemek, uğramamak

  6. ayak ayak üstüne atmak : otururken bir bacağını ötekinin üstüne almak

  7. ayak basmak : bir yere varmak, ulaşmak

  8. ayak basmamak : bir yere hiç uğramamak

  9. ayak çekmek : kandırmaya çalışmak, avutmak

  10. ayak değiştirmek : talim yürüyüşünde kısa bir adım atmak yolu ile adımlarını başkalarınınkine uydurmak

  11. ayak diremek : bir düşünceyi, bir davranışı sonuna kadar sürdürmek, kendi tutumundan şaşmamak

  12. ayak sürümek : verilen bir işi ağırdan almak

  13. ayak tutmak : mâni yarışmalarında karşısındakine uyması gereken uyağı vermek

  14. ayak uydurmak : yürüyüşte adım atışını başkalarınınkine uydurmak

  15. ayak üstünde olmak : dinç olmak, canlı olmak

  16. ayak vermek : âşık atışmalarında dinleyicilerden biri uyak belirtmek

  17. ayak yapmak : birini aldatmak, kandırmak için dalavere çevirmek

  18. ayağa fırlamak : hızla ayağa kalkmak

  19. ayağa kaldırmak : telaş ve heyecana düşürmek

  20. ayağa kalkmak : ayakları üzerinde durmak, dikilmek

  21. ayağı alışmak : bir yere sürekli gitmek

  22. ayağı almak : halay oyunlarında ayağı tempoya uydurmak

  23. ayağı (veya ayakları) dolaşmak : yürürken telaştan ayakları birbirine takılmak

  24. ayağı düze basmak : güçlükleri yenerek ilerisinden korkmayacak bir duruma girmek

  25. ayağı gitmemek : gitmek istememek

  26. ayağı ile gelmek : kendi isteğiyle gelmek

  27. ayağı (veya ayakları) suya ermek : bir gerçeği anlayarak aklı başına gelmek

  28. ayağı yerden kesilmek : ayağı yere değmez olmak

  29. ayağı yürüten baştır : "halkın düzen içinde çalışmasını baştakiler sağlar" anlamında kullanılan bir söz

  30. ayağına bağ olmak : birinin bulunduğu yerden ayrılmasına veya yaptığı işi sürdürmesine engel olmak

  31. ayağına bağ vurmak : önüne bir engel çıkarmak

  32. ayağına çağırmak : yanına gelmesini istemek

  33. ayağına çelme takmak : biri yürürken ayakları arasına ayak uzatıp düşürmek

  34. ayağına dolanmak (veya dolaşmak) : başkasına yapmayı tasarladığı kötülük kendi başına gelmek

  35. ayağına düşmek : çok yalvarmak

  36. ayağına geçirmek : bir şeyi aceleyle giymek

  37. ayağına gelmek : alçak gönüllülük göstererek birinin yanına gelmek

  38. ayağına getirmek : sıra, saygı gözetmeksizin birinin yanına gelmesini sağlamak

  39. ayağına gitmek : alçak gönüllülük ederek veya saygı göstererek birinin yanına varmak

  40. ayağına ip takmak : bir kimseyi çekiştirmek

  41. ayağına (veya ayaklarına) kapanmak : alçalırcasına yalvarmak

  42. ayağına kira istemek : gelmeye nazlanmak, üşenmek

  43. ayağına sağlık : "gelmen çok memnun etti" anlamında kullanılan bir söz

  44. ayağına sıcak su mu, soğuk su mu dökelim? : seyrek gelen bir konuğa yarı sitem, yarı sevinçle söylenen söz

  45. ayağına sıkmak : ayağına ateş ederek tehdit amacıyla gözdağı vermek

  46. ayağına üşenmemek : hamarat olmak, ayak işlerini bıkmadan, yorulmadan yapmak

  47. ayağında donu yok, fesleğen ister (veya takar) başına : "yoksulluğuna bakmayarak süs ve gösteriş yapmak ister" anlamında kullanılan bir söz

  48. ayağını alamamak : ağrı veya uyuşma dolayısıyla ayağını oynatamamak

  49. ayağını (veya ayaklarını) altına almak : tek bacağını (veya bacaklarını) kıvırıp üzerine oturmak

  50. ayağını bağlamak : engel olmak

  51. ayağını çekmek : sık sık gittiği bir yere artık uğramaz olmak, ilgiyi kesmek

  52. ayağını denk almak : başkalarının kendisine yapma ihtimali bulunan kötülüklere karşı uyanık davranmak

  53. ayağını denk basmak : dikkatli ve uyanık davranmak

  54. ayağını giymek : ayakkabısını giymek

  55. ayağını kaydırmak : bir yolunu bulup birini işinden veya görevinden uzaklaştırmak

  56. ayağını kesmek : bir yere gitmez olmak, uğramamak

  57. ayağını (veya ayaklarını) öpeyim : "yalvarırım" anlamında kullanılan bir söz

  58. ayağını sıcak tut, başını serin; gönlünü ferah tut, düşünme derin : "hastalıktan korunmak istiyorsak ayağımızı sıcak, başımızı serin tutmalı, olur olmaz şeyleri sıkıntı konusu yapmamalı, geniş yürekli olmalıyız" anlamında kullanılan bir söz

  59. ayağını (veya ayaklarını) sürümek : verilen bir işi ağırdan almak

  60. ayağını tek almak : bir işte iyi düşünüp dikkatli davranmak

  61. ayağını yorganına göre uzat : "giderini mutlaka gelirine uydurmalısın" anlamında kullanılan bir söz

  62. ayağının altına karpuz kabuğu koymak : bir yolunu bulup bir kimseyi düzenle işinden uzaklaştırmak

  63. ayağının (veya ayaklarının) altını öpeyim : "yalvarırım" anlamında kullanılan bir söz

  64. ayağının bağını çözmek : karısını boşamak

  65. ayağının bastığı yerde ot bitmez : "uğradığı yere bereketsizlik, uğursuzluk getirir" anlamında kullanılan bir söz

  66. ayağının pabucunu başına giymek : dengi olmayan bir kimseyle evlenmek

  67. ayağının tozu ile : yoldan gelir gelmez, henüz dinlenmeden

  68. ayağının tozunu silmeden : ayağının tozu ile

  69. ayağının türabı olmak : bir kimse başka bir kimseye kul gibi bağlanıp onun her emrini yerine getirmek

  70. ayaklar altına almak : önem verilmesi gereken şeyleri hiçe saymak, çiğnemek

  71. ayaklar baş, başlar ayak olmak : değersiz kimseler başa geçip değerli kimseler ise en geride bırakılmak

  72. ayakları geri geri gitmek : bir yere gönülsüz, istemeye istemeye gitmek

  73. ayakları üstünde durmak : başkasının yardımına ihtiyaç duymadan güçlü bir biçimde sorunları çözebilecek durumda olmak

  74. ayakları yere değmemek : çok sevinmek

  75. ayaklarına (veya ayağına) kara su (veya sular) inmek : çok yorulmak, güçsüz, dermansız kalmak

  76. ayaklarını yerden kesmek : bir taşıta binerek yürümekten kurtulmak

  77. ayaklarının (veya ayağının) ucuna basmak : çok yavaş, sessiz, gürültü yapmamaya özen göstererek yürümek


Harf Analizi

  1. - Ünlü harf (13 tane) : a,ı,u,i,e
  2. - Ünsüz harf (15 tane) : y,ğ,n,p,b,c,ş,g,m,k
  3. - Kalın Ünlüler : (3 tane) : a,ı,u
  4. - İnce Ünlüler : (2) : i,e
  5. - Sert Ünsüz : (3) : p,ş,k
  6. - Yumuşak Ünsüzler : ( 7) : y,ğ,n,b,c,g,m

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • Loş
  • Adilik
  • Kepaze
  • Dinsiz
  • Gülünç
  • Öldürücü
  • Hayvanca
  • Şeytanca
  • Gölgeli
  • Pespaye

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı