-
ola ki : olabilir ki, belki"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
olan (veya olup) biten : meydana gelen olaylar, ortaya çıkan durum veya oluşan her şey"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
olan oldu : "iş işten geçti, artık yapacak bir şey kalmadı" anlamında kullanılan bir söz"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
oldu bilmek (veya saymak) : sorunu çözülmüş bilmek"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
oldu olacak : hiç olmazsa"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
oldu olacak, kırıldı nacak : "her şey olup bitti, iş işten geçti" anlamında kullanılan bir söz"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
oldu olanlar : "hoş olmayan, kötü birtakım olaylar oldu" anlamında kullanılan bir söz"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
olduğu kadar : kabul edilebilir düzeyde"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
olmayacak duaya âmin demek : gerçekleşmeyecek, sonuç vermeyecek işlerle uğraşmak"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
... olsun ... olsun : sözü geçen her şey"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
olup olacağı : "hepsi bu kadar" anlamında kullanılan bir söz"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık
-
olur a! : geniş zaman kipinden sonra gelerek belirsizlik, olasılık anlamı katan bir söz"En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu." - S. F. Abasıyanık