-
şaka etmek : bir kimseye eğlenmek amacıyla takılmak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şaka yapmak : şaka niteliğinde bir şey yapmak veya söylemek"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şaka gibi gelmek : bir türlü inanamamak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şaka götürmemek : bir durum veya iş hafifsemeye, dikkatsizliğe gelmemek"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şaka kaldırmak : şakaya dayanmak, katlanmak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şaka söylemek : bir şeyi, şaka yapmış olmak için söylemek"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakası yok : "hatır gönül tanımaz, gerekeni yapar" anlamında kullanılan bir söz"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakaya almak : söylenilen gerçek sözü şaka gibi kabul etmek"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakaya gelmek : şakaya katlanır olmak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakaya gelmemek : şakaya dayanamamak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakaya getirmek : ciddi bir şeyi açıktan açığa söyleyemeyip şaka görünümü vererek söylemek"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakaya sığınmak : şakaya vurmak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakaya vurmak : ciddi bir söz veya davranışı şaka yoluyla geçiştirmek"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakayı kakaya çevirmek : şakayken kaka olmak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
-
şakayken kaka olmak : el ve dil ile yapılan şakadan, hoş olmayan bir sonuç veya kavga çıkmak"Şaka ettiğini ama şakanın tadını kaçırdığını söylüyordu." - A. Kutlu
