-
ayak tedavisi : isim, tıp (***) Ayakta oluşan bir hastalığın veya rahatsızlığın tedavisi
-
ışın tedavisi : isim, fizik, tıp (***) X ışınlarının biyolojik etkisine dayanan tedavi yöntemi, radyoterapi"Güner'i her gün tekerlekli bir sedyeyle ışın tedavisine indirirdim hastanede." - A. Ağaoğlu
-
basınç tedavisi : isim Vurgun rahatsızlığında ortalama atmosfer basıncının üstünde bir basınç bulunan özel bir odada uygulanan iyileştirme yöntemi
-
kimyasal tedavi : isim, tıp (***) Hastalıkların kimyasal maddelerle tedavi edilmesi yöntemi, kemoterapi
-
fizik tedavi : isim, tıp (***) Hastalıkları su, ışık, hava, elektrik vb. fiziksel ve mekanik yöntemlerle tedavi etme, fizyoterapi
-
fizik tedavi uygulayıcısı : isim Fizik tedavi yapan kimse
-
ozon tedavisi : isim Lokal veya genel banyo, pansuman veya iğneyle ozon ve oksijen vererek yapılan tedavi
-
ayakta tedavi : isim, tıp (***) Hastanın yatağa yatırılması gerekli görülmeyerek kendisine ayakta yapılan tedavi
-
antibiyotik tedavisi : isim, tıp (***) Antibiyotiğin gelişmeyi durdurucu veya öldürücü etkisinden yararlanılarak yapılan tedavi
-
ısı tedavisi : isim, tıp (***) Hastalığın iyileştirilmesi için herhangi bir biçimde ısı uygulamasıyla yapılan tedavi, termoterapi
-
koku tedavisi : isim Çeşitli doğal kokulu maddelerle yapılan tedavi yöntemi, aromaterapi
-
östrojen tedavisi : isim, tıp (***) Menopoz sırasında ve daha sonraki yıllarda kalp, kemik ve damarlar üzerinde meydana gelebilecek olumsuz etkileri önleyen bir tedavi
-
su tedavisi : isim, tıp (***) Bazı hastalıkları su ile tedavi etme, hidroterapi
-
şok tedavisi : isim, tıp (***) Beyinden gerilimli elektrik geçirme veya organizmanın dengesini sarsma yoluyla beyin işlevlerini uyarıcı bir tedavi yöntemi
-
şua tedavisi : isim Işın tedavisi
-
tedavi etmek : ilaçla iyileştirmek, sağaltmak"Doktorlar hastaları tedavi için perhiz verir, bıçak, ilaç kullanırlar." - M. Kaplan
-
tedavi görmek (veya olmak) : iyileşmek amacıyla sağlık uygulamalarından geçmek"Doktorlar hastaları tedavi için perhiz verir, bıçak, ilaç kullanırlar." - M. Kaplan
