pencere ile ilgi cümleler
- isim Yapıları veya tren, vapur vb. ulaşım araçlarını aydınlatmak, havalandırmak amacıyla yapılan, çerçeve, cam, panjur, perde gibi eklentilerle daha kullanışlı bir duruma getirilen açıklık"Yüzümü en çok da pencerelerden yana döndürüyorum." - A. Ağaoğlu
- Pencere, yapılarda, ulaşım araçlarında mekânı aydınlatma ya da havalandırma amacı güdülerek duvarlara ya da benzer bir sert yüzey üzerine bırakılan açıklıktır
- Yapı-Dekorasyon, Bina içinin aydınlatılması, havalandırılması, pencere kanadı kapalı iken rüzgar ve yağışın içeriye girmesini önleyen, aynı anda dışarıyı da görmemize yarayan yapı elemanına denir.
- Rafet'in arabası biraz daha ilerledi, iki araba neredeyse pencere pencereye geldi; ancak bir
dakika süren bir konuşma oldu. Kırık Hayatlar - Halid Ziya Uşaklıgil
- Oteldeki bir
odanın sağ yanındaki bir pencere iskenderiye'nin Avrupalaşmış bir sokağına bakıyor, sol
yanındaki pencereden mavi suların kıyıları yıkadığı görülüyordu. Mor Salkımlı Ev - Halide Edib Adıvar