0 Evimizde dedelerimizden bize kalan eşyaların tümü nadide antikalardan oluşmaktaydı. Bir İmparatorluk Çökerken - Cahit Uçuk
0 Anahtara sanki Doyle'un eline teslim ettiği nadide bir pırlanta mücevhermiş gibi bakıyordu. Çatırtı - Dean R. Koontz
0 Ziyafet, nadide yemeklerle, en güzel şaraplarla, debdebeli bir bolluk içinde, pek
mükemmel oldu. Emile Zola - Döl Bereketi
0 Ama siz nadide bir saksı oldunuz, bu
tomurcuğu açtırdınız, hayat verdiniz. Hürrem Sultan - Feridun Fazıl Tülbentçi
0 Salonları en nadide ganimet eşyaları
ile tefriş edilmişti. Hürrem Sultan - Feridun Fazıl Tülbentçi
0 Diğer üç gedikli yine altın tabaklar içinde nadide ve çeşitli meyvalar taşımışlardı. Sultanların Aşkı - Feridun Fazıl Tülbentçi
0 Safiye Sultan nadide Şam kumaşları ile örtülü bir
sedire uzanmış, yerde diz çöküp oturmuş olan nedimeleri ile bir şeyler konuşuyordu. Sultanların Aşkı - Feridun Fazıl Tülbentçi
