-
kandilli küfür : isim İşitilmedik, çok ağır sövgü
-
küfretmek : -e Sövmek"Kambur, küfrederek mektubu yırttı. Pisi pisine pul parası vermişti." - N. Hikmet
-
kantarlı küfür : isim Ağır sövgü
-
sunturlu küfür : isim Çok kötü, berbat, ağza alınmaz söz"Odasına girip kapısını çekince Binbaşı Ferit sövüp saymaya başladı hem de sunturlu küfürler." - A. İlhan
-
küfür savurmak : küfretmek"Bir yosma geçiyor kaldırımdan / Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar" - O. V. Kanık
-
küfür yemek : kendisine küfredilmek"Bir yosma geçiyor kaldırımdan / Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar" - O. V. Kanık
-
küfrü basmak : küfretmek"Bir yosma geçiyor kaldırımdan / Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar" - O. V. Kanık