-
kırk hamamı : isim Kadının lohusalıkta ilk kırk günü doldurmasından sonra temizlenmesi için hamamda yapılan özel toplantı"Bu kırk hamamından iki gün sonra idi, bir gece ateşler içinde uyandı." - E. E. Talu
-
hamam anası : isim Kadınlar hamamında natırları yöneten kadın"Sen ise alık karı, evde, sokakta hamam anası gibi gezersin." - H. R. Gürpınar
-
deniz hamamı : isim Kumsal"Hava almak için deniz hamamlarının olduğu tarafa doğru yollandı." - R. H. Karay
-
erkekler hamamı : isim İçinde sadece erkeklerin yıkandığı veya erkeklere ayrılmış hamam
-
hamam kesesi : isim Hamamda kiri çıkarmak için kullanılan kıldan veya kenevirden örülmüş, ele geçirilebilen kese"Gebre, kıldan, hamam kesesine benzer yapılmıştır." - C. Külebi
-
gelin hamamı : isim Evlenecek kız için düğünden birkaç gün önce hamamda yapılan tören
-
kadınlar hamamı : isim Kadınlara ayrılan özel hamam
-
hamam takımı : isim Hamamda kullanılan havlu, kese, lif vb. şeyler"Hamam takımları hep sırma ve ipek işlemeli imiş." - S. Birsel
-
hamam böceği : isim, hayvan bilimi Hamam böceğigillerden, kirli yerlerde üreyen zararlı bir böcek (Blatta orientalis)"Konuşmaya dalınca farkında olmadan uzaklaşarak, görüş alanından çıkarmıştı hamam böceğini." - E. Şafak
-
hamam bohçası : isim Kadınların hamama giderken çamaşırlarını veya eşyalarını koyduğu bohça
-
hamam otu : isim Vücuttaki gereksiz kılları almak amacıyla çamur kıvamına getirilip sürülen toz
-
hamam tası : isim Banyo ve hamamlarda çeşmeden veya kurnadan su alıp dökünmeye yarayan yayvan kap
-
düğün hamamı : isim Düğünden bir gün önce gelin ve yakınlarının hamama giderek eğlenmeleri
-
Fin hamamı : isim Çok sıcak yerden ve sudan çok soğuk yere ve suya girmeyi sağlayarak vücudu uyaran bir hamam türü
-
kudret hamamı : isim Ilıca
-
hamam gibi : çok sıcak"Banyosuz, duşlu, avuç içi gibi bir aralıktı hamam." - O. Rifat
-
hamama giren terler : "bir işe girişen, o işin güçlüklerini veya masraflarını göze almalıdır" anlamında kullanılan bir söz"Banyosuz, duşlu, avuç içi gibi bir aralıktı hamam." - O. Rifat
-
hamamın namusunu kurtarmak : görünüşünü kurtarmaya yönelen birtakım yetersiz çarelere başvurarak kötü bilinen bir yere onur kazandırmaya çalışmak"Banyosuz, duşlu, avuç içi gibi bir aralıktı hamam." - O. Rifat
