Ense
anlamı isim, anatomi 'Ense' 1 kelime ve 4 harften oluşmaktadır.
- isim, anatomi Boynun arkası"Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı." - A. Kulin
- Art, arka"Saydığın üç iskelenin ensesindeki İsmail Ağa'nın dükkânı, en emin emanetçi idi." - S. M. Alus
Ense ile ilgi cümleler (0)
"ense" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de ense -
ense kulak yerinde olmak : iri yarı olmak"Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı." - A. Kulin
-
ense yapmak : hiçbir iş yapmadan yan gelip yatmak"Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı." - A. Kulin
-
ensesinde boza pişirmek : ısıtmak, kızgın duruma getirmek"Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı." - A. Kulin
-
ensesine binmek : birine bir işi yaptırmak için sürekli baskı altında bulundurmak"Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı." - A. Kulin
-
enseyi karartmak : ümitsizliğe kapılmak, karamsarlığa düşmek"Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı." - A. Kulin