- kocakarı
isim Yaşlı kadın"Kocakarının, trenin arkasından ağzıyla uluyarak koşan hayali bir rüya gibi oldu." - H. E. Adıvar
- cadı
isim Geceleri dolaşarak insanlara kötülük ettiğine inanılan hortlak
- basmak
-e Vücudun ağırlığını verecek bir biçimde ayak tabanını bir yere veya bir şeyin üzerine koymak"Bastığın yerlerde güller açtı, sarıldı ayaklarına." - C. Külebi
- büyülemek
-i Büyü ile etki altına almak, efsunlamak, afsunlamak
- meftun etmek
birini kendine bağlamak"Şehriban'a hayran, meftun, mecnunca bağlı idim." - R. H. Karay
- büyü yapmak
büyü yolu ile etki altına almaya veya aldırmaya çalışmak"Akkız Ana, Hasan'a gönül vermenin bir büyü olduğunu, ne kadar anlatmışsa da kâr etmemiş." - H. E. Adıvar
- acuze
isim Huysuz, yaşlı kadın"Korkunç bir acuze onu kucaklamaya çalışıyordu." - H. C. Yalçın
- büyücü
isim Büyü yapan kimse, bağıcı, afsuncu, efsuncu, afsuncu, sihirbaz
- sihirbaz
isim Büyücü"Sihirbaz ise gözleri bağlı olduğu hâlde sorulara tek tek doğru cevabı yapıştırıveriyordu." - İ. O. Anar
- buyücü kadın
- büyücü, cadı, büyüleyici kadın, çekici kadın
- büyüleyici güzellikte kadın
- sihirbaz kadın
- yaramaz kız