- cila
isim Bir şeyi parlatmak için kullanılan kimyasal bileşik
- yapmacık
sıfat İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, sahte, suni, zahirî, sofistike"Köylülerden kapma biraz yapmacık bir safiyetle konuşuyordu." - S. F. Abasıyanık
- cilalamak
-i Cila sürerek parlatmak, cila vurmak"Zehra, lame balo pabuçlarından görünecek olan ayak tırnaklarını da cilaladı." - C. Uçuk
- yaldızlamak
-i Bir eşyayı yaldızla kaplamak, yaldız sürerek süslemek
- vernik
isim, kimya İnce bir tabaka olarak uygulandıktan sonra saydam biçimde katı duruma gelen, kuruyan yağlar, reçine ve çözücüden oluşan kaplama malzemesi"Fırınlanmamış birader, iki yıl sonra pul pul olmaz mı bunun vernikleri?" - H. Taner
- verniklemek
-i Vernik sürmek
- laka
isim Yol üzerinde oluşan çukur
- görünüşte süslemek
- yapma kibarlık
- içyüzünü gizlemek
- içyüzünü gizlemek.
- laka sürmek
- ruganlamak
- vernik, cila, parlaklık, cila sürmek, verniklemek, cilalamak
- şirin göstermek