- budala
sıfat Zekâca geri olan (kimse), alık"Biz ondan yaşlı üç akıllı bu budalaya inandık." - H. R. Gürpınar
- azarlamak
-i Kırıcı ve sert söz söylemek, paylamak, tekdir etmek
- takılmak
nsz Takma işi yapılmak"O gece üst katla bizim odayı birleştiren merdivenin üstüne koca kapak takıldı." - A. Kutlu
- aptal
sıfat Zekâsı pek gelişmemiş, zekâ yoksunu, alık, ahmak, alık salık"Aptal bir gülüşle yüzüne bakıyorum." - Y. Z. Ortaç
- kızdırmak
-i Kızmasına neden olmak, kızmasını sağlamak
- salak
sıfat Giyinişinden, konuşma ve davranışlarından seviyesiz, dengesiz ve saf olduğu anlaşılan (kimse)"Hem evli barklı bir kadın olduğundan haberi yok mu bu salak şeyin?" - A. Kutlu
- takılma
isim Takılmak işi"Sonradan kapının kaldırılıp yerine takılması için yetmiş kişinin çalışması icap etti." - N. F. Kısakürek
- takılma.
- aptal, salak, budala
- kusurunu yüzüne vurmak