- hazırcevap
sıfat Gerektiğinde çabuk, yerinde cevaplar bulup veren (kimse)"Bu babacan, filozof ve hazırcevap insanlar kuşağı, tükenen bir görgü devrinin son kalıntıları gibidir." - H. Taner
- neden olmak
bir şeyin olmasına veya ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak"Biz Şarklılar neden ille her şeyi büyütüp efsaneleştiririz?" - H. Taner
- başlatmak
-i, -e Başlamasına yol açmak"Operasyonu başlatacak işareti ondan bekliyoruz." - A. Ümit
- dürtü
isim, ruh bilimi Bedensel veya ruhsal dengenin değişmesi sonucu ortaya çıkan ve canlıyı türlü tepkilere sürükleyebilen içten gelen gerilim"Sevgi bir dürtüdür."
- tetik
isim Ateşli silahlarda ateşlemeyi sağlamak için çekilen küçük parça"Bir çay bardağını dökmeden içebilmek, tetiği eli titremeden çekebilmek kadar bir itiyat meselesidir." - M. Kaplan
- deklanşör
isim Bir devre kesicinin işleyişini etkileyerek açılmasını önleyen düzen
- ateşlemek
-i Tutuşturmak, yakmak"Ocağı ateşlemek."
- tetikleme
isim Tetiklemek işi
- tetiklemek
-i Harekete geçirmek"İyi yapılmış bir yemeği yerken ölçüyü kaçırmak, yine hastalık tetiklemektir." - A. Boysan
- harekete geçirmek
- tüfek tetiği
- tetik,
- tetikleyici
- kafası çabuk işler
- kafası çabuk işler.