- bir arada
zarf Toplu bir durumda, birlikte, toplu olarak"Bir arada yaşayış, akrabalık kadar kuvvetli bir tesanüt yaratabilir." - C. Meriç
- beraber
zarf Birlikte, bir arada"Hayata beraber başladığımız / Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir" - C. S. Tarancı
- birlikte
zarf Bir arada, beraberce, hep beraber"Doğrandı mübarek vatanın bağrı sebepsiz / Birlikte bugün bulmalıyız derdine çare" - T. Fikret
- aynı zamanda
zarf Hem de, bununla birlikte"Buna aynı zamanda burjuvazinin zaafının alameti olarak bakmak lazımdır." - N. Hikmet
- aralıksız
sıfat Birbirine bitişik olan, aralarında açıklık bulunmayan, kesintisiz
- fasılasız
sıfat Kesintisiz
- sakin
sıfat Hareket etmeyen, kımıldamayan
- kendine hâkim
- bir araya
- aynı anda
- biraraya, birarada, birlikte, beraber, aynı anda, hep birden, üst üste, durmadan, sürekli, kesintisiz, düzenli, toplu, özdenetimli
- birbirine tutkunluk
- birbirine yakın oluş
- hep bir yerde
- olumlu davranışı olmak