- nahoş
sıfat Hoş olmayan, hoşa gitmeyen, kötü, çirkin"Öteden beri denemişimdir, bu, daima bana bir nahoş vaka haber verir." - B. Felek
- tatsız
sıfat Tadı iyi olmayan, lezzetsiz
- çirkin
sıfat Göze veya kulağa hoş gelmeyen, güzel karşıtı"Kız öyle müstesna bir güzelliğe sahip olmamakla beraber çirkin de değildi." - H. R. Gürpınar
- lezzetsiz
sıfat Tadı güzel olmayan, tatsız
- uygunsuzluk
isim Yakışmayan davranış, uymazlık, yakışıksızlık"Bu işteki uygunsuzluğu daha iyi ortaya çıkarmak için bir mukayese yapalım." - N. Hikmet
- zevksiz
sıfat Beğenilmeyen, hoşa gitmeyen
- yavan
sıfat Yağı az"Yavan yemek."
- tatssız
- tatsız, zevksiz
- uygunsuz. tastelessly tatsızca. tastelessness tatsızlık
- uygunsuzluk.