- yanına almak
yanında çalıştırmak"Yolcuların girdiği iskele yanından kendini denize attı." - M. Ş. Esendal
- toplamak
-i Bir araya getirmek"Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak." - O. S. Orhon
- biriktirmek
-i Toplayıp yığmak
- getirmek
-e Gelmesini sağlamak"Dün bir deri bir kemik hâlinde eve getirip bırakmışlar." - R. N. Güntekin