- bir çırpıda
zarf Çabucak"Üstelik bunu bir çırpıda, beş kere değil, on kere değil, elli kere yapabileceğiz." - T. Halman
- saldırı
isim Kötülük yapmak, yıpratmak amacıyla doğrudan doğruya silahlı veya silahsız bir eylemde bulunma, hücum, taarruz, tecavüz"Ancak delikanlı, kargının sapını yere gömüp ucunu ata doğrultarak hasmının saldırısını engelliyordu." - İ. O. Anar
- saldırmak
-e Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek"Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı." - H. C. Yalçın
- baskın
isim Suç işlediği veya suçluların bulunduğu sanılan bir yere ansızın girme
- bir çırpıda.
- üstüne çullanma
- ani saldırış. swoop up kapmak. with one fell swoop bir hamlede
- üstüne çullanmak, şığımak, üstüne çullanma, ani saldırı