- abone
Fransızca "abonne" kelimesinden gelir. Peşin para ödeyerek bir şeye, belirli bir süre alıcı olma durumudur. Örneğin, bir dergi veya gazeteye abone olmak gibi. "Abonman" da "abonnement"in dilimize geçmiş şeklidir, abone olma işlemini ifade eder.
- onaylamak
-i Yapılan bir işi doğru ve yerinde bularak kabul etmek, tasdik etmek, tasdiklemek"Bu kitabın ahlak bozucu olduğunu elbet siz de onaylarsınız." - S. Birsel
- taahhüt etmek
üstlenmek"Taahhüt işini ortağıma havale ettim." - A. Gündüz
- imzalamak
-i Bir yazı veya belgeye imzasını yazmak, imza atmak"Garsonun getirdiği adisyonu imzalarken yaşlı adamın dikkatini çekti durum." - O. Aysu
- abone olmak
bir şeyi belli bir süre için peşin para ile almayı önceden üstlenmek, sürdürümlenmek
- katkıda bulunmak
bir şeyin oluşmasına, gelişmesine veya gerçekleşmesine emek, bilgi, para vb. ile yardım etmek"Her geçen gün ününe, sanatına yeni katkılar getiriyordu." - N. Cumalı
- teberru etmek
bağışlamak
- kabul etmek
- altına ismini yazmak
- imzalayarak onaylamak
- abone olmak. subscribe to abone olmak
- bir yazının altına yazmak
- hisse senetlerini taahhüt etmek
- imzalayarak onaylamak.