- direk
isim Ağaçtan veya demirden yapılan uzun ve kalın destek"Kayıkçı yelkeni açmak için ilkin direği yerine oturtmalıdır." - S. Birsel
- küpe
isim Kulak memelerine takılan süs eşyası"İki bin lira saydı, bana bir küpe aldı." - M. Ş. Esendal
- dikme
isim Dikmek işi
- işaretlemek
-i Bir şeye işaret koymak, bir şeyi işaretle belirtmek"Gazetesini muhtelif renkli kalemlerle işaretlermiş ve itinayla saklarmış." - A. Ş. Hisar
- tavla
isim At ahırı"Dağın ardında bir nazlı sultanım / Tavlamda doru bir küheylanım" - A. M. Dranas
- mıh
isim Çivi
- aygır
isim Damızlık erkek at
- damızlık
sıfat Yalnız dölü alınmak için yetiştirilen yüksek nitelikli (hayvan)"Çiftliğime damızlık bir boğa yahut arabama at almıyorum ki." - H. C. Yalçın
- çivi
isim İki şeyi birbirine tutturmak, bir nesneyi bir yere sabitlemek için çakılan, ucu sivri, başlı, metal veya ağaçtan yapılmış ufak çubuk, mıh
- at ahırı
- damızlık erkek hayvan
- gömleğin eğreti düğmesi
- zincir baklasının lokması
- bağdadî duvarı tutan direk
- damızlık at, aygır, hara, iri başlı çivi, yaka düğmesi, çivilemek
- damızlık atların beslendiği yer
- damızlık.
- düğme ile süslemek. stud bolt saplama cıvata
- iri başlı çiviler çakmak
- odanın yüksekliği
- odanın yüksekliği.
- çekme cıvatası. stud'work iri başlı çivilerle süslü iş. studding duvar direkleri