- kök
isim, bitki bilimi Bitkileri toprağa bağlayan ve onların, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm
- kök
isim, müzik Sazı kurmaya yarayan burgu
- oturak
isim Oturulacak yer veya şey
- bok
isim Dışkı
- etmek
nsz Bir işi yapmak"Şemsi, sıra düştükçe emlak komisyonculuğu ediyordu." - H. Taner
- iskemle
isim Arkalıksız sandalye"İskemlelerin maroken minderlerinden kendime yatak yapıyordum." - Ç. Altan
- tabure
isim Sırt ve kol dayayacak yeri olmayan iskemle"Ocağın yanına bir tabure çekip bileziklerini şıngırdata şıngırdata çorbayı karıştırmaya devam etti." - E. Şafak
- dışkı
isim, biyoloji Sindirim sonunda anüs yoluyla dışarıya atılan besin artığı, kaka, bok, büyük abdest, kazurat
- kaka
isim Çocuk dilinde dışkı
- dışkılamak
-i Dışkıyı dışarı atmak
- kaka yapmak
büyük abdest yapmak
- sıçmak
nsz Dışkıyı vücuttan dışarı atmak
- gammazlamak
-i, -e İspiyonlamak"Ona, Celâl seni müdüre gammazlıyor, haberin olsun, dedi." - P. Safa
- ayak taburesi
- dışkı defetmek
- lâzımlık
- yeni filiz
- yeni filiz vermek
- çığırtkan kuş
- çığırtkanlık yapmak
- boşaltım yapmak
- büyük aptes
- ihbar etmek. stool pigeon çığırtkan güvercin
- tabure, ketil, gaita