- gizli
sıfat Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı"Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir." - N. F. Kısakürek
- el altından
zarf Gizlice"Bu husus el altından soruldu." - A. Kabaklı
- sinsi
sıfat Gizli ve kurnazca kötülük yapan"Bu kadın ne kadar inatçı, sinsi bir kadın!" - M. Ş. Esendal
- sinsice
sıfat Gizlice, belli etmeden yapılan
- kaçamak
isim Hoş görülmeyen bir şeyi ara sıra yapma"İnan bana, erkeğin elinde armağanla gelmesi, kaçamağını bağışlatmak içindir." - A. Kulin
- sinsilik
isim Sinsi olma durumu
- çaktırmadan
zarf Belli etmeden, gizlice, sezdirmeden"O, kenar kenar yürüyerek ve çaktırmadan deminki cevizlerin altına göz attı." - O. C. Kaygılı
- gizlice yapılan
- hissettirmeden
- gizlice yapma
- gizlice yapma.
- gizlice yapılan, sinsi
- sinsi. stealthily gizlice
- çaktırmadan. stealthiness gizlilik