- fışkırmak
-den Gaz veya sıvılar bir yerden basınç etkisiyle yukarıya doğru birdenbire ve hızla çıkmak"Suya en başköşeyi ayırmalarının nedeni de iyi suyun, hemen hemen memleketimizin dört bucağından fışkırmasıdır." - S. Birsel
- serpinti
isim Dökülen veya akan bir şeyden sıçrayıp serpilen bölüm"Ali Rıza'nın ayaklarına kadar denizin serpintileri geliyordu." - S. F. Abasıyanık
- çiseleme
isim Çiselemek işi
- püskürtmek
-i Püskürme işini yaptırmak
- püskürmek
-i Ağzında bulunan bir sıvı veya toz durumundaki bir şeyi hızla savurtarak dışarı çıkarmak
- sprey
isim Bir püskürtücü yardımıyla çok ince damlacıklar durumunda püskürtülen sıvı
- püskürgeç
- püskürtülen sıvı
- vaporizator
- bahar dalı: bu şekilde yapılan süs.
- püskürtülen ilaç, püskürtülen sıvı, serpinti, püskürtme aracı, sprey, toz halinde serpmek, püskürtmek
- püskürtülen ilaç: serpinti
- yapraklı ve çiçekli ufak dal
- üstüne sıvı püskürtmek veya serpmek. spray gun püskürtme tabancası. spraypaint boya püskürtmek.