- örnek
isim Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey, model"Mehmet Akif'in yetişmesi, gençlere bir örnek olarak anlatılmaya layıktır." - İ. A. Gövsa
- model
isim Resim, heykel vb. yapılırken baka baka benzetilmeye çalışılan nesne veya kimse, örnek
- ürün
isim Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul
- tip
isim Aynı cinsten bütün varlıkların veya nesnelerin temel özelliklerini büyük ölçüde kendinde toplayan örnek"Aynı yaşta, aynı tipte, aynı kuvvette iki güreşçi." - B. Felek
- misal
isim Örnek olarak alınabilen, gösterilen şey, örnek"Cumhuriyet tarihimizde bunun iki misali vardır." - F. R. Atay
- numune
isim Örnek"Ahlak bozukluğu adına ne kadar rezillik varsa her biri için orada numuneler bulunabilir." - A. Rasim
- mostra
isim Örnek, göstermelik, model
- antika kimse
- örnek, örneklik, model, acayip, antika kimse ya da şey