- toplantı
isim Birden çok kimsenin belirli amaçlarla bir araya gelmesi, içtima"Komisyon toplantısı bitsin de görürsünüz." - M. Ş. Esendal
- oturma odası
isim Ev halkının oturması için ayrılmış oda
- oturum
isim Bir meclis veya kurulun çözümlenmesi gereken sorunları görüşüp tartışmak için yaptığı birleşimlerden her biri, celse"Onun adaylığı konuşulurken kıdemli doçent olarak ben de oturuma katılmıştım." - H. Taner
- seans
isim Bir işin yapılmasına ayrılan çalışma süresi, oturum"Bütün bunlar görünürde pazarlama taktiği ama aslında bir acındırma, kandırma seansı idi." - Ü. Dökmen
- celse
isim Oturum"Bir ay sonraki celsede de yeni savcının evvelkine katılması üzerine ittifakla beraat kararı." - N. F. Kısakürek
- kuluçka müddeti
- kuluçkalık yumurta sayısı
- oturma odası.
- oturma, oturuş, poz verme, oturum, celse, oturan, oturmakta olan, bir yerde yerleşmiş bulunan, oturan