- kesme
isim Kesmek işi"Bir dönem, içkiyi haftalarca tamamen kesmeyi başardığım için, ondan sonra içtiğim her kadeh, bir adım gerilemek demekti." - E. Şafak
- bükmek
-i Sertçe çevirmek, kıvırmak"Bu kez onu sürmeden olduğu yerde büküp altına aldı." - S. Birsel
- kırkmak
-i Bir şeyi uçlarından kesmek
- kırpmak
-i Parçalara ayırmak, kesmek, kırkmak
- kesmek
-i Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak"İpi kesmek."
- biçmek
-i Belli bir biçim vererek kesmek"Tahta biçmek."
- mahrum etmek
yoksun bırakmak"Esef olunur ki memleket, ilmî ehliyeti haiz, üstün insanlardan mahrumdu." - S. Ayverdi
- makaslama
isim Makaslamak işi
- makasla kesmek, saçını kesmek,
- kesip koparmak
- makasla kesmek