- küfretmek
-e Sövmek"Kambur, küfrederek mektubu yırttı. Pisi pisine pul parası vermişti." - N. Hikmet
- küfür savurmak
küfretmek"Bir yosma geçiyor kaldırımdan / Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar" - O. V. Kanık
- sövmek
-e Onur kırıcı, çoğu basmakalıp kaba sözler söylemek, küfretmek"Daha dört yaşındayken en azılı köy erkekleri gibi sövermiş." - H. E. Adıvar
- yermek
-i Kötülüklerini söylemek, zemmetmek
- hakaret etmek
bir şeyi veya bir kimseyi aşağılık ve değersiz gösterecek biçimde davranmak
- küfür savurmak.
- sövmek, küfretmek, hakaret etmek, tanlamak, lanetlemek, kötülemek, yamanlamak