- düzen
isim Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem"Bilhassa toprak ve silah meselelerinin bir düzene konmasını, hem de tezelden istediler." - F. Otyam
- kanun
isim, hukuk Yasa
- kanun
isim, müzik Dikdörtgen biçiminde, bir köşesi kesik, yassı bir sandık üzerine gerilmiş tellerden oluşan, tırnak adı verilen çalgıçlarla çalınan ince saz çalgısı"Kanunun ilk kez Farabi tarafından yapıldığı söylenir."
- tüzük
isim Herhangi bir kurumun veya kuruluşun tutacağı yolu ve uygulayacağı hükümleri sırasıyla gösteren maddelerin hepsi, nizamname, statü"Bu, çok ucuz bir amatör ressam tüzüğüdür." - H. Taner
- ayar
isim Bir aygıtın gereken işi yapabilmesi durumu"Saatin ayarı bozuk. Televizyonun ses ayarı iyi."
- kontrol etmek
denetlemek
- tanzim
isim Sıraya koyma, sıralama
- tanzim etmek
sıralamak
- Regülatör
Teypte iki kasedin arka arkaya çalınması.
- düzeltmek
-i Düzgün duruma getirmek"Kirli eşyalarımı paketlere sardım, bavulumu düzelttim." - R. N. Güntekin
- ayarlamak
-i Bir ölçünün doğruluğunu belli bir örneğe göre düzeltmek, doğrulamak"Saati radyoya göre ayarlamak."
- uydurmak
-i, -e Uymasını sağlamak"Gözlerini kilidi sökülmüş ve büyümüş anahtar deliğine uydurdu." - P. Safa
- talimat
isim Yönerge"Demir Bey'den beklenilen talimat gelmişti." - R. H. Karay
- düzenlemek
-i Düzenli, düzgün duruma getirmek, düzen vermek, tanzim etmek"Odasını düzenledi."
- düzenleme
isim Düzenlemek işi, tertip, organizasyon"En saçma görünen batıl inançlar dahi insanın bir duygusunu, bir davranışını düzenleme gayesini güder." - M. Kaplan
- yoluna koymak
istenilen biçime getirmek, düzene koymak
- astüzük
- ayarlayıcı alet
- düzene sokmak
- nizama sokmak
- saat rakkası
- (fiz.) düzengeç
- (çoğ.) tüzük
- ayar etmek. regula'tion nizam
- düzene sokmak, düzenlemek, yoluna koymak, denetim altına almak, kontrol etmek, ayarlamak
- düzengeç
- regülatör.
- yönetmelik. regulative tanzim edici. regulator düzenleyici şey veya kimse