- aşı
isim, kimya Birtakım hastalıklara karşı bağışıklık sağlamak için vücuda verilen, o hastalığın mikrobuyla hazırlanmış eriyik
- karşı gelmek
başkaldırmak"Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor." - H. E. Adıvar
- serkeş
sıfat Kafa tutan, başkaldıran"Ün salmış nice serkeş efeleri kendime bent etmiş, nice açları doyurmuş, nice çıplakları giydirmiş." - Y. K. Karaosmanoğlu
- zorba
sıfat Gücüne güvenerek hükmü altında bulunanlara söz hakkı ve davranış özgürlüğü tanımayan (kimse), müstebit, mütegallibe, despot, diktatör
- zorbalık etmek
zorba gibi davranmak"Her davranışının, her sözünün altında bir zorbalık yattığı görülür." - S. Birsel
- ayaklanmak
nsz Çocuk yürümeye başlamak
- isyan etmek
ayaklanmak"Dâhilî isyanlara mukabele ve mukavemet ettik." - Atatürk
- isyancı
sıfat Başkaldırıcı"Devriyeler, isyancılara silah götüren bedevileri yakalamışlar." - A. İlhan
- şaki
isim Haydut"Şakiler odanın içinde potinlerinin uçlarına basarak geziniyor idiyse de bakılsa bu ihtiyata hacet bile yoktu." - A. Midhat
- isyankâr
sıfat Başkaldırıcı"Bey soylu ailelerin çocukları arasından hemen her zaman bir isyankâr çıkar." - S. İleri
- serkeşlik etmek
kafa tutmak, başkaldırmak
- başkaldıran
- asi, isyancı, kıyamcı, baş kaldırmak, isyan etmek, ayaklanmak
- isyancı asi