- yağmur
isim Atmosferdeki su buharının yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağışın sıvı durumda olanı, yağar, yağış, baran, bereket, rahmet"Kaşlarından süzülen yağmur damlalarını eliyle sıvazlayarak onlara baktı." - O. Hançerlioğlu
- sel
isim Sürekli yağan yağmurdan veya eriyen kardan oluşan, geçtiği yerlere zarar veren taşkın su, su taşkını
- yaymak
-i, -e Bir şeyi açarak, düzelterek bir alanı örtecek biçimde sermek"Kardeşleri çardağın içine, dışına yatakları yayıyorlardı." - N. Cumalı
- yağmak
nsz Yağmur, kar, dolu gökten düşmek"Her zaman yılbaşı gecesi kar yağardı." - S. F. Abasıyanık
- yağış
isim Yağma işi
- baran
isim Yağmur
- yağdırmak
-i Yağmasını sağlamak
- yağmurlamak
nsz Hava yağmura çevirmek, yağmur yağacak gibi olmak"Hava yağmurlayacak."
- 0.5 milimetreden büyük su damlaları şeklinde olan yağış.
- yağmur yağmak
- yağmur,
- yağmur gibi boşanmak