- ileri götürmek
bir durum veya davranışta ölçüyü aşmak
- müddeiumumi
isim, hukuk Savcı"Sonraları müddeiumuminin arada sırada doktorun evinden sallanarak çıktığını da görmeye başladım." - K. Bilbaşar
- suçlamak
-i, -le Bir kimsenin herhangi bir suç işlediğini öne sürmek, itham etmek"Dikkatle yüzüne bakıyorum ama beni suçladığına ilişkin hiçbir belirti göremiyorum." - A. Ümit
- ilerletmek
-i İlerlemesini sağlamak, ilerlemesine yol açmak"İşte o gün bugündür ahbaplığı ilerlettik." - N. Hikmet
- sürdürmek
-i Sürme işini yaptırmak"Parmaklıklara boya sürdürdü."
- devam etmek
başlanmış bir iş sürmek
- devam
isim Sürme, sürüp gitme, kesilmeme, bitmeme
- dava açmak
- aleyhine dava açmak
- bitirmeye çalışmak
- hakkında kovuşturma açmak, kovuşturmak, aleyhinde dava açmak