- derece derece
sıfat Farklı farklı, değişik"Böyle kabul etmeyenin sürgünden ipe kadar derece derece ağır cezaları vardır." - F. R. Atay
- yavaş yavaş
zarf Yavaş bir biçimde, ağır ağır, adım adım, aheste aheste, aheste beste, sepil sepil"Yaptıkları işin akışından, gözleri yavaş yavaş ışıklarını buluyor, ruhlarının başıboş heyecanı duruluyor, çerçeveleniyor." - N. Hikmet
- giderek
zarf Yavaş yavaş, derece derece, gittikçe, tedricî olarak, tedricen"Ödül, yarıştırma kurumlarını giderek ellerinde topluyorlar." - A. Ağaoğlu
- kademeli
sıfat Aşamalı
- basamak basamak
zarf Yavaş yavaş"Su iner yokuşlardan hep basamak basamak / Benimse alın yazım yokuşlarda susamak" - N. F. Kısakürek
- gittikçe
zarf Zaman ilerledikçe, gitgide, giderek"Omuzlarının sarsıntısı gittikçe azaldı." - Y. Atılgan
- tedricen, derece derece