- önsezi
isim Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, altıncı duyu, altıncı his"Bir önsezi, benliğini derinden derine yokluyor kuruntusuna kapılmıştı." - T. Buğra
- sağduyu
isim Doğru, akla uygun yargılar verme yeteneği, aklıselim, hissiselim"Bu halk çocuğunun sağduyusu, temiz bir yüreği, yiğitliği ve hepsiyle beraber saflığı vardır." - F. R. Atay
- basiret
isim Gerçekleri yanılmadan görebilme yeteneği, uzağı görüş, seziş, anlayış, kavrayış, sağgörü, vizyon"Kanal'ı müdafaa edenler, yüz millik cephe üzerinde çok basiretle vazife görmeye mecbur idiler." - F. R. Atay
- önsezi.
- önceden görme
- önceden görme, öngörü, önbiliş